15 Şubat 2008

Eurovision Şarkısı

Bu sene mor ve ötesi ile katılacağımız Eurovision'a göndereceğimiz şarkı belli olmuş çaktırmadan. Şarkının adı "Deli", ve şu ana kadar Türkiye'nin bu yarışmaya gönderdiği en kaliteli şarkı olma ihtimali yüksek. Ortalama bir mor ve ötesi şarkısı olmuş, ama bu eurovision standartlarında "oldukça iyi" demek.
Bakalım Lordi'ye açık ara birincilik kazandıran çılgın eurovisioncular mor ve ötesi'ni nasıl bulacak. Değişen yarı final sistemi nedeniyle Almanya, Bosna Hersek, Hollanda, Belçika ve Azerbaycan'dan beleş gelen dost ve kardeş ülke/gurbetçi oyların bu sefer alamayacağımız yarı final'i kazasız belasız atlatmasını diliyorum.


07 Şubat 2008

Tıklama!

Don't Click It diye bir şey yapmış elin oğlu. Tıklamasız (clickfree) bir ortam tasarlamışlar, deney babında. Enteresan. Bütün siteyi hiç tıklamadan gezebiliyorsunuz. Tıklama'nın tarihi, ergonomisi, ticari değeri gibi bilgileri gayet güzel "tıklama"sız bir ortamda gezebiliyoruz. Bir de tıklamayı engelleyen dikenli "mouse giysisi" tasarımları var. Milletin siteyi nasıl kullandığı hakkında istatistikler ve hatta kayıtları da izleyebiliyoruz. Çok eğlenceli. Don't click it!

03 Şubat 2008

Yaşasın! Eurovision'a Türkçe Şarkıyla Katılıyoruz

Eurovision Şarkı Yarışması bu sene 20-24 Mayıs'ta Belgrad'da yapılacak. (Alıntı yanlış. 22 değil, 20.) Ülkeler yavaş yavaş katılacak sanatçıları ve şarkıları seçiyor. Bizde de mor ve ötesi seçildiydi, bir kaç şarkı verecek şimdi TRT'ye. Bunların da Türkçe olmasına karar verilmiş. Türk Dil Kurumu da, Eurovision'a Türkçe şarkı ile katılacaklar diye Mor ve Ötesi'ne teşekkür etmiş:

TDK, TRT Genel Müdürlüğü ile “Mor ve Ötesi” müzik topluluğu üyelerine teşekkür yazısı gönderdi.

TRT’ye gönderilen yazıda, kurumun, Sırbistan’ın başkenti Belgrad’da 22-24 Mayıs 2008 tarihlerinde düzenlenecek şarkı yarışmasında Türkiye’nin Türkçe sözlü şarkı ile temsil edilmesi yönündeki kararının, son derece doğru ve yerinde olduğu belirtilerek, “Ülkelerin genellikle kendi dilleriyle yazılmış şarkılarla katıldığı ve ülkelerinin kültürlerinin tanıtımı açısından önem taşıyan Eurovision Şarkı Yarışması’na ülkemizin de Türkçe sözlü eserle katılması, dilimizin ve kültürümüzün tanıtımı açısından yararlı olacaktır” denildi.

“Mor ve Ötesi” müzik topluluğuna gönderilen yazıda da topluluğunun solisti Harun Tekin’in “TRT’ye sunacağımız üç şarkı da Türkçe olacak. Çünkü bu dile hakimiz” sözlerinden ve yarışmaya Türkçe parçayla katılma kararlarından dolayı TDK olarak çok büyük sevinç duyulduğu belirtildi.
"Eurovision'u kimse sallamıyor ki bizden başka yauu ahahah"cılardan değilim. Çünkü öyle değil. Yeri gelmişken ondan bir bahsedeyim. 2002'de Almanya'da 12 milyon kişi izledi Eurovision'u.
2003'teki Norveç elemesi "melodi grand prix" ise 1.5milyon kişi (nüfusun %30'undan fazla) tarafından seyredilmiş. Yani Eurovision "sallanan" bir yarışma. Ama ülkelerin (varsa) dil kurumları bu kadar sallıyor mu ondan oldukça şüpheliyim.

Bir kere ne olduğu belli değil. Önce TRT, "Türkçe sözlü şarkı ile temsil edilmesi yönündeki kararı" sebebiyle tebrik edilmiş, sonra Mor ve Ötesi demiş ki, "şarkılar Türkçe olacak, çünkü bu dile hakimiz." Yani ne olmuş? TRT Türkçe şarkıyla katılmaya karar vermiş, Mor ve Ötesi de zaten öyle mi yapacakmış dile hakim olduğu için, yoksa buna zorunlu mu tutulmuş da sonra böyle bir açıklama yapmışlar? Bir iş var da anlamadım. Araştıramayacam da şimdi. TDK'nın Mor ve Ötesi'nin "dile hakim olma" gerekçesine sevinmesi de anlamsız. Yani adamlar İngilizceye yeteri kadar hakim değiller, tabii ki ana dillerine daha çok hakimler, bu yüzden de ana dillerinde şarkı yapcaklar. Bunda "çok büyük sevinç duyulacak" ne var lan?

Son olarak şu "ülkelerin genellikle kendi dilleriyle yazılmış şarkılarla katıldığı yarışma" yanlışına değinelim. Zamanında Sertab Erener falan ingilizce şarkıyla katıldığında yapılan tartışmalarda da çok söylendi bu yalan. Efendim, Eurovision, ülkelerin genellikle kendi dilleriyle yazılmış şarkılarla katıldığı bir yarışma değildir. 1997den beri. O zamana kadar (bir kaç sene dışında) her ülke resmi dillerinden biriyle katılmak zorundaydı. Ama o şekilde Birleşik Krallık ve İrlanda habire 1. ve 2. olmaya başlayınca o kural kaldırıldı ve herkes kafasına göre, istediği dilde şarkı yapmaya başladı. Mesela 2002'te katılan 24 ülkenin 19'u (%79) İngilizce şarkıyla katılmış. 2007'de 24/42'ye (%57) kadar düşmüş ama mesela Letonya ve Norveç, İspanyolca ile katılmış. Sonuç olarak ülkelerin yarıdan azı kendi dilinde şarkıyla katılıyor. Ha, bana sorarsanız yarışmanın eski tadı yok o 1997'den beri. Keşke eski kural geri gelse de gerçekten kendi dilinde, kendi kültürüyle alakalı şarkılarla/şovlarla katılsa her ülke. Aha bak bu sene ilk kez katılan Azerbaycan, İngilizce şarkıyla katılacakmış. Meh. Ne anladım ben öyle Azerbaycan'dan.

02 Şubat 2008

Kim tekrar yaşamalı

Who Should Live Again diye bir site varmış, daha bugun öğrendim, izlenimler'den. Herkes gelip kimin tekrar yaşamasını istiyorsa oy veriyormuş falan. Facebookta, maillerde ve hatta gazetelerde duyulmuş. Ve tabii ki Atatürk birinci sırada. %90 ile. Hitler ve Einstein %3 civarı oylarla takip ediyor! Ama bu sefer olay "internetteki anketlere turk aday koyma gafleti değil. Whois yapılınca anlaşılıyor ki, site bir Türk tarafından yapılmış. Zaten sitede cubuk.png, baslik1.png gibi resimler var, Ekonomi Turk'te Barış'ın yazdığına göre.

Siteyi yapan adama nedense "dingil" ve "hıyar" gibi hakaretlerle dolu beyn'den öğrendiğimize göre siteyi Mehmet Arslan adında biri yapmış, zamanında google reklamları da koymuş, bi sürü para kazanmış muhtemelen. Helal olsun. Ben neden akıl edemedim diye ağlıyorum şu an. Gazetelerden, Facebook'tan "ABD merkezli bir site" diye haberi görüp hemen atlayıp oy veren, sonra da Türk sitesi olduğunu öğrenince nedense çok bozulan halkımıza müstehak. Hem kaybettikleri bir şey de yok zaten, neden kızmışlar ki. Amerikan değil de Türk sitesinde birinci oldu işte Atatürk. Mis gibi.

Peki whois sorgusu yapmaktan aciz, Anka gibi ajanslarımızı, Milliyet ve Vatan gibi gazetelerimizi napacaz biz?